Blog

Yazılarım

Blog yazılarımı aşağıdaki bölümden okuyabilirsiniz.

Kurumsallık: Ürün ve Üretim Yeteneği Arasındaki Denge.!

Dr. Lütfi Apilioğulları

Günümüz işletmelerinin en temel sorunu nedir diye düşündüğümüzde – bir çoğumuz hemen -Kurumsallık- dan uzak olmalarıdır cevabını veririz sanıyorum.

Peki nedir acaba gerçekten bu kurumsallık?

– işe alım prosedürleri mükemmel, ücret politikaları standartlaşmış, çalışanların maaşlarını zamanında ödeyen, oldukça şık web sayfası olan ancak insana fazla yatırım yapmayan, tedarikçisini önemsemeyen bir firma acaba ne kadar kurumsaldır?

– Ya da tüm süreçler için bir anayasası olan, hiçbir açığı olmayan, oldukça katı kurallar ile yönetilen ancak eleman sirkülasyonunun hat safhada olduğu, müşterilerin sürekli şikayet ettiği firmalar mı kurumsaldırlar.?

Biz danışmanlar işimiz gereği birçok firmanın yapısını ve süreçlerini inceleme fırsatını yakalıyoruz. Hemen her firma artık süreçleri kontrol edemediklerinden, verimsizlikden, eski kar marjlarını yakalayamadıklarından ve artık ne yapacaklarını bilemediklerinden yakınıyor. Elimizdeki sihirli değnek ile sorunlara çözüm bulmamızı ve bunu yaparkende fazla canlarının acımamasını bekliyorlar.!

Şunu net olarak belirtebilirim ki – özellikle aile şirketlerinin içinde bulunduğu mevcut sorunlu durumun nedenlerini üç ana başlık altında irdeleyebiliriz.

1. Cirosal büyümenin en öncelikli hedef olması ve aynı oranda büyümenin organizasyona yansımaması, (insan ve sisteme yatırımın yetersiz olması)
2. Birçok işi kendi bünyelerinde yapma stratejileri ile mevcut kaynaklarının enerjilerini doğru yere odaklayamamaları, (Ürün harici konulara odaklanmaları)
3. Mevcut yönetim modelinin yeniliklerden uzak, yetki devrinde isteksiz, yüksek egolu ve kısmen statükocu bir anlayışa sahip olması. (Gelenekçi yönetim tarzı)

10 Milyon ciroya sahip bir firma iken 1 mühendis, 2 usta başı, tek yetkili olarak ve standart bir muhasebe programı ile işlerinizi yürütebilirsiniz. Ciro 100 Milyon a ulaşınca IFRS den anlayan finansal uzmanlara, etkin bir ERP sistemine, süreç – üretim – kalite ve arge mühendislerine; 200 Milyonlara ulaşınca ise bütün bunlara ilaveten daha donanımlı insanlara, daha yetkin tedarikçiklere – dış kaynak kullanımına, dinamik – yetkin – hızlı karar alabilen organizasyonlara, RFID li barcode depo otomasyonlarına, sahadan otomatik veri toplayan sistemlere, eğitim akademisine ve daha başkaca yönsetsel araçlara gereksinim duyarsınız.
Yani ürün (ciro) artıkça ve geliştikçe aynı paralelde üretim yeteneğininde artması zaruridir. Bir başka ifade ile altın yumutlayan kaz hikayesinde olduğu gibi; sürekli yumurtaya odaklanılır ise Kaz ın (çalışanlar, tedarikçiler ve ekipmanlar) yaşam riski doğar, tam aksi olur ise bu kez yumurta elde edilemez. ikisi arasındaki denge -Ürün / Üretme Yeteneği- mutlaka kurulmalıdır.
Kanaatimce kurumsallık kelimesinin anlamı bu örnekte olduğu gibi ürün / üretme yeteneği arasındaki dengenin sağlanması ile doğrudan ilgilidir. Tümevarım yerine tümdengelim yöntemini kullanacak olursak -tüm sosyal paydaşların (patron – tedarikçi – çalışan – müşteri) mutlu olduğu firma- kurumsal diyebiliriz kanısındayım. Yani operasyonel anlamda süreçlerini mükemmel tasarlamış ve uygulayan, müşteri memmuniyetini birinci önceliği yapmış, kendisi ile birlikte tedarikçisinin, çalışanının gelişimini, yaşam standartlarını geliştiren ve karlı bir firma kanımca en kurumsal firmadır.

Bu doğrultuda kurumsallık hedefine ulaşabilmek için öncelikle firma ekibinin zamanını hangi alanda kullandığına bakmak gerekir kanısındayım.

Her şey acil , her şey önemli = KAOS

Stephan Covey -Etkili insanların yedi alışkanlığı- adlı eserinde zaman yönetimi konusunda oldukça güzel tespitlerde bulunmuştur.

Çıkarımlarına göre ideal bir işletmede özellikle yönetim kademesinde olan çalışanların zamanlarını genelde -Acil / Önemli- alanlarda geçirmeleri sonucunda; stres, yanıp tükenme, sürekli yangın söndürme politikaları altında kriz yönetimlerinin olduğu görülürken – bunun aksine zamanlarını -Acil değil / Önemli- alanlarda geçirmeleri sonucunda ise üretim yeteneğinin ya da bir başka ifade ile kurumsallığın artığı görülmektedir.

Kurumsallığın oluşabilmesi için sistemelere ve standartlara, bunları yapabilmek için ise planlayabilecek, düşünebilecek, ilişki kurabilecek zamanı olan insanlara ihtiyaç vardır.

Kısaca kurumsallaşma için öncelikle yavaş yavaş acele etmeyi öğrenmeli ve ürün / üretim yeteneği dengesini sürekli olarak korumaya çalışmalıyız.

Dr. Lütfi Apilioğulları

Yönetim Danışmanı Lean | Agile | Digital​

Yirmi yılı aşan iş deneyiminde Mühendislik Müdürü, Operasyonel Mükemellik Direktörü ve Genel Müdür rolleri almıştır. Uzun yıllar Japon Sensei’ler ile birlikte çalışarak, kendisini “Toyota Üretim ve Yönetim Sistemleri”, “Çevik Üretim” ve “Tedarik Zinciri Yönetimi” konularında geliştirmiş ve sahada edindiği deneyimlere “Tedarik Zinciri Yönetimi” alanında doktora yaparak akademik bakış açısı da eklemiştir.

Farklı sektörlerdeki işletmelerde birçok dönüşüm / değişim sürecine sıra dışı danışmanlık metodolojisi ile liderlik eden Apilioğulları, 2010 yılından bu yana kendi kurmuş olduğu Lean Ofis danışmanlık şirketinde yerli / yabancı firmalara operasyonel mükemmellik, yalın dönüşüm, tedarik zinciri yönetimi, dijital dönüşüm ve değişim yönetimi konularında stratejik yönetim ve uygulama danışmanlığı hizmetleri vermektedir.

Fenerbahçe ve Bahçeşehir Üniversitelerinde de dersler veren Apilioğulları’nın üretim süreçleri ile ilgili yayımlanmış bir çok makale ve kitapları bulunmaktadır.

İletişim Bilgilerim

E-posta Adresim

akademi@leanofis.com

Dr. Lütfi Apilioğulları